Bu, doktorlara yardımcı oluyor ve bir kişinin akciğer kanserine sahip olup olmadığını öğrenebiliyorlar, ki bu gerçekten de ölümcül bir hastalıktır. İnsanlarda öksürük veya nefes darlığı gibi akciğer sorunlarına neden olabilir. Bu, akciğer kanserinin bir işareti olarak görülebilir. Kanser ise tam tersi bir sapkınlık: Vücudunuzdaki bir dizi hücrenin aşırı ve sınırsız bir şekilde çoğalmaya başlaması. Bu, ciddi bir hastalık ortaya çıkartabilir ve bu nedenle bu enfeksiyonun erken tesbiti tedavi açısından önem taşır.
Bu süreçte doktor, hastanın burnundan ve boğazından geçen plastik bir boru olan bronkoskop ile başlayacak. Temelde bu, ucunda küçük bir video kamerası bulunan uzun bir borudur. Bronkoskop ağızınızdan geçerek akciğerlerinize ulaşır ve içlerini görebilir. Biraz korkutucu geliyor, ama endişe etmeyin, uyutulacaksınız ve hiçbir şey hissetmeyeceksiniz! O minik kamera sayesinde doktor akciğerlerinizi görebilir.
Doktor daha sonra EBUS'un ultrason kısmını kullanır. Bu, akciğerlere ses dalgaları gönderen bir cihazdır. Bir iğneyi büyük bir boş odaya düşürdüğünüzde ve ardından bağırdığınızda, bağırmalar duvarlardan yankılanarak geri döneceğini düşünün; bu şekilde ses dalgaları geri dönerek akciğerlerinizin iç görüntüsünü oluşturur. Bu harika değil mi? İşte doktora neyin yanlış gidebileceğini gösteren bir görüntü.
O noktada, doktor akciğerlerinizden küçük bir biyopsi (ince iğne) alır. Bu işlem transbronkial iğne aspirasyonu (TBNA) olarak adlandırılır. Doktor bu küçük bir parçacığı mikroskop kullanarak analiz etmek için ihtiyaç duyar. Bu, doktorların dokuyu incelemesi ve kanser hücrelerini tespit etmesi konusunda daha kolaylaşacaktır.
Her neyse, bu testin ne zaman kullanıldığına dair merak ediyorsunuz herhalde! İlk olarak, akciğer kanseri kontrolü için kullanılan diğer yöntemlerden çok daha az acı verir. Geçen günlerde doktorlar, sadece daha büyük akciğer örneği almak için ciddi cerrahi operasyonlara ihtiyaç duyardı ama bunlar acı vericiydi ve iyileşme süresi uzundu. Uzmanlar için çılgınca hızlı olsa da, iş yükümüzü çok azaltıyor ve hasta kapanma kapasitemizi öğle öncesi bitirebilmemize yardımcı oluyor!
Bu testin başka bir avantajı ise, ultrasonun doktorlara akciğerlere daha iyi bir bakış açısı sağlanmasıdır. Ultrason, bazı küçük detayları tespit edebilir ve bu, ameliyat yapma veya bekleme ve gözlemle devam etme arasında fark yaratabilir. Ancak benim deneyimimde, şu anda her şey 17 ayrıntılı taramaya tabi tutuluyor. Ultrason, akciğerlerdeki diğer hiçbir şey görmediği yapıları görebiliyor. Bu da doktorlara içerdeki mekanizmalar hakkında daha derin bir bilgi veriyor ve hastaya nasıl yardımcı olacaklarını daha doğru kararlar alabilmelerini sağlıyor.
Aslında, testin iğne kısmı akciğer kanserini tespit etmek için çok iyi bir yöntemdir. Literatürde EBUS-TBNA'nın akciğer kanserini %90'dan fazla başarıyla teşhis edebildiği belirtilmektedir! Basitçe ifade etmek gerekirse, eğer akciğer kanserine sahipseniz ve doktor bu testi yapmak için kanınızı alırsa, kanserin bulunma ihtimali oldukça yüksektir. Eğer erken yakalarsanız daha iyi tedavi seçenekleri mevcuttur ve bu da ciddi semptomları hafifletebilir.